YER
B SALONU
GALERİ SOYUT / ÇANKAYA
TARİH
14 Kasım 2025 - 26 Kasım 2025
AÇILIŞ
18.00 - 20.00
TÜR
Heykel Sergisi
B SALONU
GALERİ SOYUT / ÇANKAYA
14 Kasım 2025 - 26 Kasım 2025
18.00 - 20.00
Heykel Sergisi
Galeri Soyut, 14 – 26 Kasım 2025 tarihleri arasında Ferit Yazıcı’nın “Sessizliğin Yankısı – Veni Vidi Mansi” başlıklı heykel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçı, kişisel göç deneyiminden yola çıkarak bellek, aidiyet, sessizlik ve insan olma sorumluluğu üzerine derinlikli bir çağdaş sanat anlatısı sunuyor.
Yazıcı’nın eserlerinde ahşap, metal ve çelik halat gibi malzemeler, biçim ile boşluğun arasındaki gerilimi görünür kılarken, göçün yarattığı kayıp, köksüzlük ve yeniden var olma temalarını metaforik bir dille yorumluyor. Her heykel, sessizliğin içinde yankılanan bir tanıklık, insanın içsel yolculuğuna dair bir iz bırakıyor.
Sergi başlığında yer alan “Veni Vidi Mansi” (Geldim, Gördüm, Kaldım), sanatçının 36 yıllık göç serüveninin özlü bir ifadesi. Yazıcı, bu serüveni bireysel bir hikâyeden evrensel bir insani deneyime dönüştürürken, “kalış” kavramını fiziksel bir mekânda var olmak değil, hafızada, sessizlikte ve insan olma bilincinde kalmak olarak yorumluyor.
Eserler, yalnızca estetik bir deneyim sunmakla kalmaz; izleyiciyi etik bir sorgulamaya davet eder. Göçün izlerinden kolektif belleğe uzanan bu anlatı, kimsenin kimseye üstün olmadığı gerçeğini ve insanlığın kırılgan doğasını hatırlatır.
Her heykel, bir yandan sanatçının kişisel hafızasının yansıması, diğer yandan izleyicinin kendine dönük bir yüzleşmesidir. Sessizliğin yankısı, burada hem geçmişin hem de insanlığın ortak hafızasında yankılanır.
Ferit Yazıcı’nın sanatında heykel ve mimari arasında sürekli bir diyalog bulunur. Sanatçı, hacim ve boşluk ilişkisini bir “yaşam alanı” gibi kurgular; izleyiciyi eserin bir parçası haline getirir. Onun heykellerinde mekân, yalnızca bir sergileme alanı değil, düşüncenin ve duygunun biçim aldığı yaşayan bir varlıktır.
Bu yaklaşım, sanatçının “Arkitektonik Heykel” üzerine yürüttüğü akademik araştırmaların da pratiğe dönüşmüş hâlidir. Yazıcı, mimariden beslenen heykel diliyle, insan – yapı – doğa arasındaki ilişkiyi yeniden tanımlar.
Ferit Yazıcı, 1972 yılında Razgrad (Bulgaristan)’da doğdu.
1999 yılında Hacettepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü’nden mezun oldu.
2008 yılında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde yüksek lisansını,
2016 yılında aynı üniversitede “Arkitektonik Heykel” başlıklı teziyle Sanatta Yeterlik (doktora) derecesini tamamladı.
Ulusal ve uluslararası birçok sempozyum, sergi ve sanat etkinliğinde yer alan Yazıcı, Seul (Güney Kore), Monterrey (Meksika), Taşkent (Özbekistan) gibi şehirlerde anıtsal heykel uygulamaları gerçekleştirdi.
Altı kişisel sergi açan sanatçının eserleri, İstanbul Devlet Resim Heykel Müzesi, KKTC Çağdaş Sanatlar Müzesi, ayrıca yurt içi ve yurt dışındaki özel ve kamu koleksiyonlarında yer almaktadır.
Güney Kore Kültür Bakanlığı destekli AMFEK Artist Residency (2012) programına katılan Yazıcı, 15 ulusal ödül sahibidir.
Halen Trakya Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü’nde Doçent olarak görev yapmaktadır ve çalışmalarını Edirne’deki atölyesinde sürdürmektedir.
“Sessizliğin Yankısı - Veni Vidi Mansi”
Veni Vidi Mansi - (Geldim Gördüm Kaldım), Ferit Yazıcı’nın 36 yıllık göç deneyimini ve bireysel hafızayı evrensel bir bağlama taşıyan çağdaş bir heykel sergisidir. Ahşap, metal ve çelik halatın metaforik kullanımıyla biçim ve boşluk, yersiz yurtsuzluk, kayıp ve olası yeni varoluşların sessiz tanığı olarak görünür kılınmıştır. Heykeller, yalnızca estetik bir deneyim sunmakla kalmaz; izleyiciyi insan olmanın sorumluluğunu sorgulamaya, empati kurmaya ve başkasının acısında kendini görmeye davet eder. Sergi, göçün bireysel izlerinden kolektif hafızaya uzanarak, kimsenin kimseye üstün olmadığı gerçeğini ve insanlığın kırılganlığını hatırlatır. Serginin başlığında yer alan "Mansi" kelimesinin anlamı olan "kalış"dan çıkarımsanacağı gibi burada kalış, mekânla değil, hafızayla, sessizlikle ve insan olma sorumluluğuyla ilgilidir; izleyici her heykel karşısında hem estetik hem etik bir deneyim yaşar. Veni Vidi Mansi, göç, yersiz yurtsuzluk ve insan olma temalarını, izleyiciyi kendine ve topluma dönük düşünmeye çağıran bütünlüklü bir çağdaş sanat deneyimi olarak sunar.
“Veni Vidi Mansi – Sessizliğin Yankısı”
Ferit Yazıcı’dan Göç, Hafıza ve İnsanlık Üzerine Bir Heykel Sergisi
Ferit Yazıcı’nın 36 yıllık göç deneyiminden ve insanın yer, kimlik, hafıza ile kurduğu karmaşık ilişkiden beslenen “Veni Vidi Mansi – Sessizliğin Yankısı” adlı sergisi, çağdaş heykel sanatının sınırlarını aşan güçlü bir ifade alanı sunuyor.
Latince “Geldim, Gördüm, Kaldım” ifadesinden yola çıkan sergi, “kalış”ın fiziksel bir duruştan çok, hafızada ve vicdanda yer tutmak anlamına geldiğini hatırlatıyor. Yazıcı, ahşap, metal ve çelik halat gibi farklı malzemeleri metaforik bir dilde buluşturarak biçim ile boşluk, varlık ile yokluk arasındaki ince çizgiyi görünür kılıyor. Her bir heykel, sessizliğin yankısında yankılanan birer insanlık tanığı gibi duruyor.
“Veni Vidi Mansi”, yalnızca estetik bir sergi değil; etik bir yüzleşme alanı. İzleyiciyi, göçün insani boyutuna, kaybolmuş aidiyetlerin izlerine ve başkasının acısında kendini görme sorumluluğuna davet ediyor. Ferit Yazıcı’nın eserleri, bireysel hafızadan kolektif belleğe uzanan bir çizgide, insan olmanın kırılganlığına dokunuyor.
Sergi, göçün evrensel dilini sanat üzerinden yeniden kurarken, her bir formda sessiz bir direniş, her bir boşlukta ise hatırlamanın gücü yankılanıyor.
“Veni Vidi Mansi – Sessizliğin Yankısı”, seyircisini yalnızca görmeye değil, kalabilmeye çağırıyor.
Yükleniyor...
